Kadınlar1Arada kampanyası büyüyor

2016-05-28 09:03:17

ANKARA (DİHA) - Kürdistan'da yürütülen savaşı "erkek savaşı ve eril bir savaş" olarak nitelendiren Türkiyeli kadınların başlattığı "Savaşa Karşı Kadınlar1Arada" kampanyası büyüyor. Kampanyaya ilişkin bilgi veren kampanya yürütücülerinden Hatice Kapusuz, kadınların sadece savaş mağduru olmadıklarını aynı zamanda direniş sergilediklerini belirterek, "Biz kadınların bu direnişi sahipleniyoruz" dedi. 

Türkiye'de özellikle son yıllarda siyasal iktidar eliyle beslenen ve yaşamın her alanına yayılan şiddet ve savaş politikaları en çok kadın ve çocuklar için yıkıcı sonuçlar doğuruyor. Buna karşı çıkan kadınlar ise barışa ses çıkarmaya devam ediyor. "Savaş ve Şiddete Karşı Kadınlar1Arada" kampanyasıyla bir araya gelen Ankara'daki  kadınlar ve kadın kurumları bölgede devam eden savaşa karşı hem kadın ve çocukların yükünü paylaşmak hem de batıdan doğuya kızkardeşlik köprüsünü büyütmek için çalışmalarını sürdürüyor. 

'Barışın sesi olmaya çalışıyoruz'

Kampanyaya ilişkin bilgi veren Kadınlar1Arada kampanya grubu üyesi Hatice Kapusuz savaşla birlikte devlet eliyle öldürülen siviller, evlerinden edilenler insanlar, teşhir edilen kadın bedenler ve aylarca süren ablukalara karşı kampanyayı başlattıklarını söyledi. Kadınların yaşananlara sessiz kalmamak için her zaman olduğu gibi barışın sesi olmaya çalıştıklarını dile getiren Kapusuz, kampanyanın da kadınların savaşa karşı duruşunu gösterdiğini ve barışı örmeyi seçen kampanyaların bir devamı olduğunu belirtti. 

'Batıdan bölgeye kız kardeşlik köprüsü'

Kapusuz, bu kampanyayla birlikte Ankara'daki kadınların bölgede devam eden savaşa dair sözün yükseltilmesi, batıdan bölgeye kız kardeşlik köprüsünün büyütülmesini amaçladıklarını söyledi. 

'Şiddet ortamını biz kadın dayanışması ile onaracağız'

Yaşanan savaş ve abluka sürecinde nefret söyleminin, erkek egemen politikaların her düzeyde arttığına işaret eden Kapusuz, "Kadınlar yaygınlaşan şiddetin birincil hedefi haline geldi. Savaş politikaları aynı zamanda kazanılmış kadın hakları, sosyal haklar ve ekolojik düzeni de tehdit etti. Tüm bunlar kadınların hayatlarında tamiri yıllar alacak hasarlara yol açtı ve açmaya devam ediyor. Bu saldırgan dili ve şiddet ortamını biz kadınlar yine kadın dayanışmasıyla yıkabileceğimizi ve onarabileceğimizi biliyoruz" şeklinde konuştu.

'Cinsiyetçi bir savaş yürütülüyor'

Kampanya ile kadın çalışmalarını ve kadın hakikatini görünür kılmayı amaçlandığını belirten Kapusuz, savaşların cinsiyetçi olduğunu ve bunun teşhir edilen kadın bedenleri, sokak yazılamaları ve siyasi söylemlerle ortaya çıktığını söyledi. 

'Kadınlar direnişe öncülük ediyor'

Kadınların savaş sürecinde hedef oldukları kadar özne durumunda olduğuna işaret eden Kapusuz, kadınların direnişe öncülük ettiklerini belirterek, Türkiye'nin diğer yakasındaki kadınlar olarak bu direnişlerini sahiplendiklerini, kız kardeşlerine sahip çıktıklarını belirtti. Kapusuz, "Savaş yalnızca bulunduğu bölgeyi değil, yarattığı yıkımla ve gerçekliğiyle herkesi etkiliyor. Kampanyayla hedefimiz batıda kadınların savaşa karşı yükseltecekleri sesi büyütmek, savaşın ağır hasarlar yarattığı bölgelerde ise kadınlarla yan yana durabilmek" dedi.

'Erkek savaşının etkilerini ortadan kaldıracak kadın güç birlikleri yaratacağız'

Kampanyayla savaşın yıkıcı etkilerinin ortadan kaldırmak ve kadınların kurucu gücünü harekete geçirmeyi, savaşın eksilttiklerini birlikte tamamlamak istediklerini belirterek, "Hedefler sayılanlarla sınırlı değil, kadınlar dayanışmanın yöntemleri üzerine yine ortak iradeyle karar alacak. Doğan ihtiyaçlar doğrultusunda, bölgedeki kadınlarla yan yana durabileceğimiz her olanağı harekete geçireceğiz. Savaş coğrafyasındaki kadınlarla erkek savaşın etkilerini ortadan kaldıracak kadın güç birlikleri yaratacağız" diye konuştu. 

'Kadınları seslerini çıkarmaya davet ediyoruz'

Kampanyanın Türkiye'nin çeşitli yerlerinden destek aldığını ve yan yana olma çağrılarının da büyüdüğünü belirten Kapusuz, ne kadar kalabalık dile getirilirse o kadar çok barışın karşılık bulacağını söyledi. Tüm kadınları bu kampanyanın bir ucundan tutmaya çağıran Kapusuz, "Evlerinden, bilgisayarları başından, kendi şehirlerinden savaşa ve şiddete karşı tüm kadınları seslerini çıkarmaya davet ediyoruz" dedi.

1 Eylül Dünya Barış Günü'nün kampanyanın bitiş tarihi olarak deklare ettiğini belirten Kapusuz,  "Bir kez daha vurgulamak gerekir ki biz kadınlar erkek egemen ve baskıcı politikalar karşısında, bu simgesel değeri olan tarihlerin çok daha ilerisinde bir mücadele veriyoruz. 'Savaşa ve Şiddete karşı Kadınlar1Arada' kampanyası var olan şiddet ortamını batıda ve bölgede yan yana durarak aşacağımız bir birliktelik çalışmasıdır" dedi. 

(sdt/kk/mö)